20080522

buralar ısıyor

yirmi bir gün gibi bir tatilim var istanbulda olacağım. bunu iyi değerlendirmek istiyorum işte.
Şeklinde biten bir son mesajdan sonra işler hiç de iyi gitmiyordu. 'Olm tatil lan!' kafaları yaşıyordum, ama tatil bana tatildi. Diğer okulların sınavları daha başlamamış, dolayısıyla klasik erken biten okul salınımımı yaşıyordum. Ve kendimi entellektüel bilgi birikimimi arttırmaya adadım. Bütün kitapları, filmleri ve albümleri çevreme topladım. Çok basitti. Hepsini yavaşça sindirecektim. Lakin günler geçtikçe içten içe bir hermite, bir mağara adamına dönüştüm. Yalnızdım ve ilkeldim. Üzerimde fanilam, yırtık şortum, haftalardır jilet değmemiş sakallarım ve iki metreden ileri gidemeyen bakışlarımla robinson kuruzo görünümümü güçlendirmiş, adeta bir wifebeater haline gelmiştim. Aynı zamanda bir mekanda fazla kalamamak takıntım, içimdeki canavar, gün geçtikçe uyanıyor ve bana kızgınlık olarak geri dönüyordu. Çareyi kendimi sokaklara atmakta buldum, mamafih burada da en dişli düşmanlarımdan biriyle; nemle karşılaştım. Koşarak eve döndüm. Yarım saatte bir milkşeyk içmeden dışarıda durmam imkansız hale gelmişti ve yaz daha yeni başlıyordu. Bunun farkında olan sivri sinekler, en ufak pencere aralıklarından dahi sızıp üzerimde vampir yapıyordu. Ve bunların hepsi 3 günde oldu lan sdjkfdkfj yazarın anlatmaktan sıkılıp saçmaladığı ana hoş geldiniz. o değil de eve dondurma almak lazım. help plz

1 comment:

Jack said...

istanbulda nem konulu bir kitap olsa sanırım çok ince olurdu. o yüzden o kadar dert etme, daha kötüleri var ben yine şanslıyım diyerek polyanna misali 21 gün geçirebilirsin. yok ben sıkıldım polyannaclık oynamaktan diyorsan, var mısın yok musun stüdyosunda aç aç aç yapabilirsin.